Ege için ortaokul arama sürecimizi daha önce burada yazmıştım. Okullar açıldı ve Sezin Koleji’nde ilk veli toplantısı yapıldı. Eğitime bakış açılarımızın örtüştüğünü düşündüğümüz için Sezin’i tercih etmiştik ancak tecrübeli bir özel okul velisi olarak yoğurdu üfleyerek yediğimizden, baştaki hislerimizin ve gözlemlerimizin doğru olup olmadığını görmeye ihtiyaç duyuyorduk. O nedenle toplantı benim için ayrıca önemliydi.
Açılış konuşmasını yapan Okul Müdürü Bahadır Özkan Bey, konuşmasında o kadar nokta atışlar yaptı ki kendisini dinlerken “bu müdür 5.sınıf öğrencisi ve velisi olmanın ne demek olduğunu çok iyi biliyor” dedim. Bu konuşmada beni heyecanlandıran önemli söylemlerinden bazılarını not aldım: “...güvendiğiniz için buradasınız, biz çocuklarınızın gelmeleri gereken noktayla ilgili bir yol haritası çıkarıyoruz, bu noktada okuldan mutlaka danışmanlık alın ve bize güvenin. İhtiyaç olduğunda size ulaşacağımıza güvenerek çocuklarınızı uzaktan takip edin... Biz düşmelerine izin veririz ama yaralanmalarına izin vermeyiz. Bırakalım hata yapsınlar... Okulumuzun değerleri bellidir, farklılık görürsek sakin yaklaşırız. Yanlış yaptın değil, nasıl düzeltirizi önemseriz”oldu.
Benim için öne çıkan diğer bir nokta ise “Sezin’de kimse yalnız kalmaz” söylemi idi. “Okulda önce kendilerini değerli hissetmeleri ve yalnız kalmamaları için çalıştık, şimdi yetkinliklerini ortaya çıkartmak için çalışacağız” diyerek aslında bir ortaokul velisinin nelerden endişe edebileceğini ve neler bekleyeceğini bildiklerini söylemiş oldu.
“Niteliğimizi arttırmayı önemsiyoruz. Bu yıl mekan düzenlemelerine ağırlık veriyoruz, fiziksel çevre üzerindeki değişiklikler sayesinde öğretmenlerin hayal güçlerinin, yaratıcılıklarının artacağını ve zihinsel esneklik kazanacaklarını düşünüyoruz. Öğretmen güçlüyse okul güçlüdür.” söylemiyle anlıyorum ki Sezin Koleji için eğitimde kalite öğretmenin kalitesiyle doğru orantılı.
Okulun akademik çalışmaları ve veli işbirliği üzerine konuşan Akademik Müdür Yardımcısı Pınar Turan Hanım: “Hafta içi 30-40dk; hafta sonu 1.5 saat olacak şekilde ödev planlıyoruz, ödeve müdehale/yardım edilmesini ya da birlikte ödeve oturulmasını istemiyoruz. Dersi derste öğrenmesi gerektiğini bilmesini, çalışma alışkanlığı ve kendi kendine yetme becerisinin gelişmesini istiyoruz. Bunun için de etüd ya da evde özel ders istemiyoruz, biz öğrencimizi yakından takip ediyoruz, o nedenle düşük not aldı çalıştıralım demeyin, bizimle konuşun” diyerek sanıyorum ki tüm velilerin içine su serpti. Ayrıca yine ayakta alkışlanacak diğer bir uyarıyı yaptı: “Lütfen çocuklarımızın ellerine yaprak test vermeyelim, soru çözdürmeyelim”
Şu saate kadar ayağa kalkıp alkışlamadıysam utandığımdan. Türkiye egitim sisteminde bir veli olarak omuzlarımda nasıl bir yük ve endişe taşıyorsam artık Bahadir Bey ve Pınar Hanım konuşurlarken öyle hafifledim ki kalkıp sarılmam işten bile değildi.
Bu ruhu uygulamalarda da göreceğimize inanıyor, bekliyor ve bunun için dua ediyorum.
- Posted using BlogPress from my iPhone
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder