12 Temmuz 2017 Çarşamba

Okul öncesinden üniversiteye eğitememe sistemimizin 21. yüzyıl becerileri ile imtihanı


Eleştirel düşünce    → itaat
Problem çözme      → problem çıkarmama
Yenilikçilik               → risk almama 
İşbirliği                    → rekabet
İnisiyatif gösterme  → pasif olma
Öz-yönetim            → dış motivasyonlu denetim
Karşılıklı iletişim     →tek taraflı dinleme/me(!)
Yaratıcılık              → yerine ezber


Şimdi kaldığımız yerden devam edelim: Ziraat mühendisliğine, biyolojiye, işletmeciliğe, otobüs şoförlüğüne, aşçılığa, gemi kaptanlığına  vs... formasyon verelim derse sokalım; eğitim yönetimi, planlaması, sosyoloji, felsefe okuyanlara kurs açalım rehberlik ve danışmanlık servislerine psikolojik danışman olarak oturtalım, sınıf öğretmenliği mezunlarına kurs verelim özel eğitim öğretmeni yapalım; kimse aldığı eğitimin gerektirdiği uzmanlık alanında çalışmıyor artık galiba. Öyle bir gayretimiz yok bakanlık olarak. 

Derdim eğitimde alan dısı branşlarda çalışan bireyler değil; içlerinde canla başla uğraşan, çalışmalarını, profesyonel gelişimlerine gösterdikleri özeni takdir ettiğim pek çok arkadaşım var. Benim derdim sistemle. Karar vericiler, lisans eğitimi sonrası yüksek lisans ve/veya hizmet içi eğitimler, sertifika programları ile kişilerin kendi alanlarında profesyonelleşmesini sağlayacak tedbirler almak yerine yukarıda saydığım uygulamalarla sistemi zayıflatıyorlar. Bir de derdim, bunun kariyer gelişimi yaşam boyudur diyerek rasyonellestirilmesiyle.

Evet kariyer gelişimi yaşam boyudur, o zaman MEB bunun gereklerinin de tam ve eksiksiz karşılanmasıni istemelidir. Haklar ve sorumluluklar iliskisi bir nevi. Kariyer gelişimi birşey; bireylerin sistematik egitimden geçmeyip, formasyon eğitimi ve/veya kurslarla sınıfa sokulması ve 21.yuzyil becerileri geliştirmelerinin beklenmesi baska birşey. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder