19 Aralık 2011 Pazartesi

Sen gittin, yarım kaldım.

Bugune kadar cok kisi bana "kardesin olsun istemez miydin?", "kardesin yok eksikliğini hissetmiyor musun?" diye sordu. Benim onlara cevabım hep ayniydi; "hiç bilmediğim bir duygunun eksikliğini hissedemem". Sanırım buna gercekten inanıyordum. Bugun okuduğum bir yazı karşısında hissettiklerim beni şaşırttı. Babamla cocukluguma ait hiç anım yoktu ve asla da olmayacaktı. Bu hic bilmedigim bir duygu ama neden o zaman eksikligini hissediyordum? İcimde oldum olasi bir bosluk vardi ama bu sabah cok baska seyler de vardi. İlk defa, babamin olmamasina değil, bundan sonra da babamla hiçbir anım olamayacagina üzüldüm. Kaçırdıklarıma üzüldüm ve daha ne kadar çok kaciracagima...tam geride bıraktım derken aslında herseyin sadece bir yazıyi okumakla ortaya cikiverecek kadar kolay bir yerde durdugunu farkettim bu sabah. Sanırım hiç geçmeyecek bir özlem ve merak duygusuyla yasayacağım. Yasım 35 ve hiçbir şeyi halledememisim. Malesef bundan sonra ne farkli olabilir ki???halledecegimi de sanmıyorum.
O garip ve son derece rahatsiz edici anı hatirliyorum. Yillar sonra bir araya geldiğimizde babam bana sarılmıştı bense sadece karsisinda durabilmistim. Zorlamistim kendimi orada durmaya, kaba olmamalıydim, oyleydim iste. Aslinda bu kibarligimi haketmedigini bilsem de herseye ragmen onun duygularını incitmek istemiyordum. Benim icin tamamen yabancı bir erkeğin bana sarılmasından o kadar rahatsız olmuştum ki!!!, babam elimi tutarak, sarilarak yolda yürümek istiyordu, bense tuylerimi diken diken eden o igrenc duygudan tiksiniyordum ve boyle hissettigim icin suçluluk duyuyordum, o benim babamdi ama birturlu hissedemiyordum, ben o duyguyu bilmiyordum, bildigim tek şey bu benim sucum degildi. Tüm bunlar 10 yıl mı? 15 yıl mı (hatırlamıyorum) önceydi. Bana sorsanız bu sabahti. Babam yoktu demeyeceğim çünkü bana deger veren, beni seven, benim babam aslinda dedemdi. O, hayatta olsaydı da yolda bana sarılarak, elimi tutarak yürümek isteyen o olsaydı. Hiç bırakmazdim elini, ben de ona sarilirdim sımsıkı, öperdim ellerinden, üstüne sinen ağılın kokusunu yine çekerdim icime hiç tiksinmeden. Teşekkür ederdim hersey icin, annemle beni yalniz birakmadigi icin, her zaman yanimda oldugu icin,o hasta ve yasli haline ragmen dugunumde herkesi pistten indirip "kizim icin" diyerek tek basina Zeybek oynadigi icin en cok da beni sevdiği icin.
Seni çok özlüyorum babacim, sen gittin, ben o gün yarım kaldım.



- Posted using BlogPress from my iPhone

4 yorum:

  1. Tam da bloğunda yazını okurken benim bloğuma yorum bırakmışsın.Kalp kalbe karşıymış :)
    Bugün farklı duygulara yönelmene neden olmuşum galiba.Yine d eçok şanslısın "babam" gibi diyebileceğin deden olmuş.Hatta gözümde o zeybek oynayan halini canlandırdım da ,sarılıp yanaklarından öpesim geldi.Nasılda gururlanmıştır ,torununun en mutlu gününe şahitlik ettiğine..Nurlar içinde yatsın..
    Umarım yarana tuz basmamışımdır ...
    Herşey gönlünce olsun , sevgilerimle :)

    YanıtlaSil
  2. İlham verdin İlknur, yazmak güçlü bir ilac:)) Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. bitirdin beni aylin sabah sabah...of yaaaa...canım herşey gönlünce olsun.

    YanıtlaSil
  4. Sibelcim sagol canım, iyi dileklerin icin. Bazen oluyor böyle hissediyorum bazen oluyor hayatın icine karışıp gidiyorum.

    YanıtlaSil