Beslenme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Beslenme etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

21 Nisan 2012 Cumartesi

GDO'lu 3 Mısır İzni Aldı, Simdi Kapımda! Yakında Çocuğumun Midesinde!

Biyoguvenlik kurulunun 19 Nolu kararini okudum:

Once kararin oycoklugu ile alınmış oldugu dikkatimi cekti: karsı çıkanlar olmuş demek ki!

Kurul kararı alırken kamuoyu görüşlerini de değerlendirdigini ifade etmis: Ben GDO İSTERİZ diyenleri kacirmisim. Yoksa "YERLER" mı demiştik!!!

"Biyogüvenlik Kurulu tarafından gerek görülmesi halinde, izleme raporlarına dayanarak komitelere bilimsel değerlendirme yaptırılması, bu değerlendirmelerin Kurul tarafından uygun bulunması halinde iznin devam etmesi, herhangi bir risk tespiti halinde iznin iptali" demis:
Yani risk var, oyle mı? Bravo diyor baska birsey diyemiyorum. Buraya yazamadigim kısımlar sifayen su an söylenmektedir.




"Adı geçen geni taşıyan mısır ve ürünlerinin ithalatı için başvurularda, mısırın taşımış olduğu gen ile ilgili ülkemizdeki ya da ithal edildiği ülkedeki akredite bir laboratuvardan alınan Analiz Raporu eşliğinde uygun olanların gümrük ve ithalat işlemlerinin gerçekleştirilmesi" demiş:
Yanlışsam duzeltin. Benim anladığım; "gelen misir bizim İzin verdigimiz misir mi ona bakin da gumrukten içeri oyle alın" diyor. Kapıyı bir kez aralayinca içeri girişlerde labaratuar sonuclarının güvenilirliğine kaldik yani. Ayrica konu gümrük olunca bir kere daha düşünen ben yine düşünüyorum(kimse üstüne kisisel alınmasın!)

Risk yönetim planı hazirlanmali ve kurula sunulmaliymis:
Allah allah bir risk mi var ki plan istenmis? Bak ben simdi cok iskillendim. Nedir bu risk lafları kararın basından beri canım!!!

"İzleme koşullarının ilgililer tarafından yerine getirilmesi" demiş:
Kim bu ilgili dedikleri?
Bu izleme işlemi hali hazirda baska urunler icin ne kadar saglikli yapılabiliyor? Yapılabiliyor mü ki? Nasıl güveneceğiz?
Bu ilgililer bilgi verecekmiş Gıda Denetim ve Kontrol müdürlüğüne. Ben bu müdürlük yetkilileri izleyecek sanmıştım. Yani "durum bu bu bu" diye ilgililer!! aktaracak mudurluk de izlemis mı olacak yoksa gidip bilgileri yerinde denetleyecek mı? Yani beyana göre mı is tutulacak? ben anlamadım ki!!!




Okudukça sorularim artti, sordukca endiselerim artti ve simdi okuyacaginiz kisimla da artik nabzım tavan yaptı.

"Konu olan mısır ve ürünlerinin ambalajlama, taşıma, muhafaza ve nakillerinde bulaşmayı engelleyici tedbirlerin ürün sahibi ve taşıyıcı tarafından işbirliği içinde alınması"; Taşırken kamyonun üstünün kapatilmasi; Kamyon kaza gecirirse diye bir eylem plani hazırlanması : Benim bir eylem planim var; dokulen misirlari etrafta ucan bortu bocegin agzindan toplayama işi icin adi gecen müdürlükte eleman bulundursunlar!!!
Kamyonun üstünü örtüyle örtme meselesine ne demeli? Allah'im tasima yapilirken kamyon şoförünün insafına mı kalmış olduk yani nedir!!!

Ben karari okudukca icim sisti arkadas. Simdi bir kısmını siz de okudunuz!!!!
Buyrun meydana....


Yazmanın tadına doyum olmuyor...

28 Mart 2012 Çarşamba

Konvansiyonel Pazar Ürunü mü? Organik Ürün mü?

Eskişehir'de üreticiyi taniyarak dogal urun alabilecegimiz bir organizasyon kurduk. Zaman zaman ureticilerle biraraya gelip tuketiciler olarak onlara istedigimiz soruyu sorma sansi buluyoruz. Ben bu girişimi yaparken hem tuketici hem üretici kazansın istedim. Biz tuketici olarak bilgi alma ve hesap sorma şansı buluyoruz. Üreticileri de toplu alışverişlerimizle destekliyoruz.

Neden semt pazari, koy pazarina gitmiyorum?

Semt pazarina gidince cogunlukla kabzimaldan urun alıyorum, dogal mi dogal tabii, sonucta sebze meyve ama ilac kullanilmiyor mu? ya da kimyasal gubre? Ya tohum?Üreticiyi tanımıyorum ve muhattab bulamiyorum.

Koy pazarına gelince daha iyi bir seçenek gibi durmasına karsın orada ki sorun da bilinçsiz ilaç kullanimi. İlaç mümessilleri koylere kadar girdiler ve köylüye "bak bu ilaci at, iki kat ürün topla" vaatleriyle ilaç satıyorlar. Kısaca köylü artık bildiginiz eski köylü yöntemlerini terk ediyor.

Bu durumda peki ya sen organik ürünlere şüpheyle yaklaşan insan sen semt pazarına, koy pazarına hakkinda hicbirsey bilmedigin ureticilere cok mu güveniyorsun ki sertifikayı küçümsüyorsun?





Aşağıya bir alıntı yaptım, Slow Food Türkiye Fikir Sahibi Damaklar kurucusu Defne Koryurek'in söyleşisi.

Organik ürün her türlü derdin dermanı mı? Bir ürün organik olunca kesin sağlıklı mı oluyor? Sertifika sistemi nasıl çalışıyor?

Konvansiyonele bakmamız gerekiyor. Ona güveniyor muyuz ki organiğe güvenmemeyi konuşalım? Organik ürünle konvansiyonel arasında ki en büyük fark sertifikasyon. Sertifikasyon dediğin anda, üreticisinden başka birilerinin daha sözü devreye giriyor. Bu önemli bir şey, üreticiyi kontrol eden ikinci veya üçüncü bileşen.

15 milyonluk bir megapolde yaşıyorsan sertifika önemlidir, organik de önemli bir sertifikadır. Eğer organik ile ilgili şüphelerin varsa o sertifikayı veren kurumları sorgulamalısın. Şirketlerin adları var açarsın telefonu bu sertifikayı neye göre verdiniz ben nasıl güvenirim diye onları terletirsin ki doğru olan da budur. Gıdanı sen seçecek, sen takip edeceksin."


Güvendiğiniz Gidayi Tuketiniz!

Sevgilerimle:)

Eskisehir Doğal Urun Talep Edenler Grubu:
https://m.facebook.com/groups/290560501002409?refid=8



Yazmanın tadına doyum olmuyor...
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...